Bryant Wilder Röportajı

Başlatan Sertaç E., Eyl 26, 2006, 14:16

sertac

[list:[img] 26 yıl önce Bronx'da müzik hayatına başlayan Bryant Wilder Bascı;Kompozer;Besteci;Prodüktör;Aile Babası ve daha bir çok şey anlayacağınız..Altta benim tarafımdan Bryant ile 3 haziran 2004 tarihinde yapılan kısa röportajımızı bulacaksınız.Eğer hakkında daha fazla bilgi,müzik örnekleri veya video klip edinmek isterseniz üstteki reklama tıklamnız yeterli;Bryant Wilder'ın kocaman yüreğinin kapıları hepinize açık..Sertaç Ekiz



 

 sertac:Merhaba Bryant.Önce bize zamanını ayırdığın için teşekkür ederim.hemen ilk solo albümün olan ''The Right Track''ile başlayalım.Nasıl gidiyor?Gelen tepkiler nasıl?



Bryant: Web sitende bana yer verdiğin için ve bu röportaj için ben teşekkür ederim Sertac.ilk solo albümüm olan ''The Right Track''özellikle Avrupa'da çok iyi gidiyor.Özellikle burada Bass Player Dergisi'nin Haziran Sayısı Cool Grooves bölünde bana yer vermesinden sonra daha da iyi .Heryerden iyi,olumlu tepkiler alıyorum.BassInside.com,BassWorld.com ve senin siten gibi E-magazinler bana karşı cok iyi oldular ve ilgi gösterdiler.Ayrıca cd'yi alan bir çok insandan da çok eğlendiklerine dair e-postalar alıyorum.


 sertac:Peki Bryant;Bas Gitar'a ne zaman ve Nasıl başladın?



Bryant: Büyürken kuzenim ile aynı apartmanda yaşıyorduk, Dwayne Perdue. Dwayne çok iyi bir davulcuydu;öyle ki 20'li yaşlarına gelmeden bile Micheal Urbaniak ile çalışmıştı. O ve grubu haftada 4 kez bizim apartmanda prova yaparlardı.Şans eseri;O grubun bas gitarcısı genellikle bas gitarını evde bırakırdı;Bende kimseye caktırmadan bas gitarı alır ve Halamın oturma odasında Joe'yu taklit ederdim.Yıllar sonra;Sanırım 14 yaşında iken, Dwayne Slave'in Slide şarkısındaki bas kalıbını öğretti. Abim Virgle (gitarist),Ve şimdiki üvey kardeşim Milton (bas gitarist) beni kiliselerde çalmaya yönlendirdiler.Annem ilk basımı 15 yaşındayken aldı ve ben şimdi 42 yaşındayım.

 

sertac:''The Right Track'''e kadar Bryant neler yaptı?


 Bryant:Bas gitarcılığım çoğunlukla Gospel müzik arenasında geçti.New York'ta gerek sahne gerekse kayıt bas gitarcısı olarak bir çok müzikal işe imza attım.New York'ta Carnegie Hall, Radio City Music Hall,Madison Square Garden gibi önemli yerlerde çaldım. "Saturday Night Live"'da Missy Elliot ile de uzun süre çaldım.

 sertac:'The Right Track''ten bahsedelim biraz da..Ne kadar süre aldı bu albümü hazırlamak ve bir bas gitarcı olarak bir albüm yapmanın zorlukları neler sence?


 Bryant: Wow!!(burayı tercüme ermiyorum :) "The Right Track"'in bitmesi iki yıl kadar sürdü.Bir bas gitarcı olarak böyle bir projeyi hazorlamanın en zor kısmı finansal olarak sizi destekleyecek birilerini bulmak.Plak şirketlerini unutun zaten..Sonuçta bende kendi plak şirketimi kurdum adı "PluckWild Music".Çünkü bu iş cok zor ve ben beş parasız kalmıştım;post-production yapmak zorunda kaldım.



 sertac:İlk olarak albümü dinlediğimde bir şeyi farkettim.Bu albüm bir bas gitarcı albümünden daha fazla;bir grup albümü gibi olmuş sanki.Eğer doğruysam;Diğer müzisyenlerle çalışmak zor muydu?Bu arada kimlerle çalıştın albümde?
 

Bryant: Kesinlikle haklısın sertac.Ben herkesin zevk alabileceği bir albüm yaptım sadece bas gitarcıların değil..Bir çok zaman sanki bas gitarcılar bas gitarcılar için albüm yapıyor gibi geliyor bana..O.k.bu güzel ama ya diğer dinleyiciler..Onlar ağızları ile veya ıslıkla melodileri veya bas kalıplarını çalabilirler mi?Bilmiyorum;benim düşüncem bizim gerçekten becerimizi ortaua koyacak çalışmalrdan önce çok yönlülüğümüz ortaya cıkaracak çalışmalar yapmaya ihtiyacımız var.Hepimiz daha hoş Cd'ler yapmak zorundayız bence.

Ve kesinlikle doğrusun.Albümüm bir grup albümü gibi.Bu yüzden Cats tabir ettiğimiz usta müzisyenler ile albümde ve sahnede çalışmak istedim.benim için onlarla çalışmak zor olmadı çünkü hepsi benim çok iyi arkadaşım.Davulcu her zaman müziğin en önemli unsurudur.. Nathaniel Townsley III, Dwayne Perdue and Tashell Barber (Kadın Davulcu) albümde davulları çaldılar.Nathaniel ayrıca Richard Bona ve Joe Zawinul ile çalışıyor..Keyboardlarda Onajee Alan Gumbs (Roberta Flack), CD Hawkins (Bir kez Missy Elliot ), Barry D, Antoine Charlton ve Damon Mack ile çalıştım.. gitarda öncelikle Willie "Puggie" Brown (Lost Boys/Missy Elliot). Şu an zaten Willie'nin CD'sini hazırlıyoruz. akustik gitarda ise Vicki Genfan var..John Smith ve Scott Mosher birer şarkıda gitar çaldılar..Nefesli aranjörü ise Angel Fernandez (Marc Anthony Nefesli aranjörü ve Grup şefi). Richard D'Abreu soprano sax, Raul Agraz, trompet and Pablo Santaella - Trombon çaldılar.Hery yerde bu nefeslileri kullandım.İnsanlar bayıldılar:)

 sertac:Uzun süre gerek sahne,gerek stüdyo bascılığı yaptın;Bu albümü yapmayı neden istedin?



 Bryant:Aslında bunu albüm kapağının içinde yazdım.Yıllardır bir çok tanıdık,eş,dost ve müzisyen dostlarım bana kendi albümümün zamanı geldiğini söylemişlerdi.Bir gün kilisede bir vaazda bir cümle ile Allah'ın bana verdiklerine karşılık çok az şey yaptığımı farkettim ve hemen yazmaya başladım.Yazmaya başladım dediysem sadece fikirleri..:)Ve ilk yazdığım cümle ise “Church Boyz R Funky 2”.

 



 sertac:Artık sende benim ilham aldığım bir müzisyen oldun.Peki senin ilham aldıkların kimler?


 Bryant:Kibar sözlerin için teşekkür ederim.Çok ilham aldığım,etkilendiğim müzisyen var ve bunların birçoğu bas gitarcı değil..Ben tarzımı burada yani Bronx'ta meydana getirdim.Annemin evi ile Halamın evi arasındaki dükkandan tut da kiliseye kadar.Annemin çok geniş bir müzik zevki vardı..Temptations, Supremes, Marvin, Al, Gladys, Aretha, Stevie, Linda Jones, The Spinners, Graham Central Station, Clarence Clearwater (“Willie and the Po Boys”), Dorothy Love Coates, James Cleveland, Sam Cooke ve sonra Andre Crouch. Kuzenim beni Fınk ve Fusion ile tanıştırdı Slave, Cameo, Maze, Parliament, Bootsy Collins, Rufus and Chaka Chan, Earth Wind and Fire, Chick Corea, Stanley Clarke ve Jeff Lorber. Kısacası 60'ların R&B, 70 & 80'lerin Funk, 90'ların jazz fusion, eski kilise şarkıları.Kuzenim Dwayne Perdue, sayesinde (albümde yedinci şarkıda çaldı) Puerto Rican Joe, Teddy Williams ve Al McDowell'dan çok etkilendim,beni etkilemeselerde çok severek dinlediğim bascılar:Joel Smith, Andre Gouche, Prince, Larry Graham, Louis Johnson, Aaron Mills (Cameo), Will Lee, Anthony Jackson, Nathan East, Marcus Miller, Mark King, Verdeen White (Earth,Wind&Fire), Stanley Clark, James Jamison ve Bootsy Collins.Hepsinin ortak özelliği bence gerçekten eğlenceli olmalarıdır.Ve gerçekten benim olmak istediğim gibi.



 sertac:Peki albümde ve sahnede kullandığın ekipmanlar neler?



 Bryant:Cd'nin büyük bir kısmını evimdeki stüdyoda kaydettik.Kayıtta Digi 001 kullandım ve TDM platformda miks yaptım. Warren Murchie'ye (BassInside)hiç çıkış alet kullanmadığımı söylemiştim ama yanlıştı.Aguilar Tube Direct Box kullandım.Ve bolca Plug-in efekt tabi.. Sahnede Ampeg SVP-1500 power, bir Demeter Preamp ve SWR 4x10 kullanıyorum. Boss Octaver, Auto Wah, Chorus, Flange, Mutron II ve DOD Envelope Filter'da efekt olarak tercih ettiklerimden.Ayrıca aguilar direct box 'da sahnede kullandığım ekipmanlar arasında.
 
 sertac:Bir turne veya konser dizisi planlıyor musun?


 

 Bryant:Beni tatmin edecek ve müziğim ile ilgili deneyimi olan bir menajerlik ofisi aramaktayım.Şimdilik lokal performanslar sergilemekteyim..En kısa sürede sizlere güzel haberleri vermek isterim.Şimdilik yasal web sitem olan www.bryantwilder.com'dan video klibimi indirip seyredebilirsiniz.


 

sertac:Umarım seni Türkiye'de görürüz Bryant,Çünkü bu albümü daha fazla insanın dinlemesi gerek..Bu güzel sohbet için ve zaman ayırdığın için çok teşekkür ederiz.Son olarak Türk bas gitarcılarına ve müzik severlere söylemek istediğin seyler varsa?


 
 
 Bryant:Grubumla birlikte Türkiye'te gelmeyi ve çalmayı çok isterim;hem Türk bas gitarcıları ile Jam Session yapmak da çok güzel olur..En kısa sürede tekrar görüşmek üzere sertac;Bana bu fırsatı verdiğin için ben teşekkür ederim.
 [/list:u:[img]