Kai Eckhardt Röportajı

[sertac]

Cüneyt Askeroğlu


Jazz Müziğin sizi cezbeden yönleri nelerdir?

Jazz ilk dünya müziğidir. Birçok kültürel elementin  ve değişik tarzların başarılı  bir uyumunu sunmaktadır.

Amerikada’ki birçok farklı geleneklere sahip insanların gerçekten bir araya geldiği ve ortrak birşeyler çalabilmelerinde başarı sağlamış bir türdür,ayrıca insanlar ırkçılığın,sınıfçılığın din ve etnik kökenlerden dolayı oluşan farklılığın önüne geçebilmek için bir yol bulmak istemişlerdir.

Jazz müzik sürekli evrim geçirmekte ve kendi değişimini hiç durdurmamaktadır.Amerikan geleneklerinden doğmuş bu tarz için oluşturulan yeni jazz formlarının bu tarza yakışır ve saygı gösterir olması gerekir, Türkçe müzik bugünlerde jazz’ın bir parçasıdır.

Aydın Esen, Timuçin Şahin yada  Arto Tuncboyacıyan hakkında düşünebilirsiniz bu büyük müzisyenler Türk kökenli güçlü müzikleri kullanarak jazz müziğe yeni şeyler katmaktadır bu tarzdaki insan zaferlerleri bize din ayrımının,sınıf ayrımcılığının yada bu formdaki bu tarz cahilce ayrımcılıkların üstesinden gelmek için yardımcı olmaktadır

Electronica, House, Drum 'n Bass ve Hip Hop tarzlarınıda unutmamak gerekir bu tarz müzikler jazz’ın yarınlarıdır örnek vermek gerekirse Dzihan and Kamien.

Bazı kişiler bunların gerçek jazz olup olmadığını tartışabilir.Ben şahsın adıma yeni fikirlere açık olmayı tercih ederim.

Jazz müziğin pasaportsuz girilebilen bir alanda olması gerekir, Jazz’ın benim için en etki uyandıran bileşeni Funk’dır,yarınlarımzıdaki müziği besleyecek olan Funk’dır ,her zaman oyunun bir adım ilerisindedir daima tehlikeli riskli ve gerçektir.

Bas gitara yeni başlamış yada bu işi profesyonelce sürdüren üyelerimize, deneyimlerinize dayanarak ne gibi önerilerde  bulunmak istersiniz, kendi gelişiminizde kullandığınız kaynaklar nelerdir?
Herkes farklıdır bu yüzden birimiz için önemli olan birşey diğerimiz için önemli olmayabilir bazı insanlar mantığıyla hareket etmeyi severken bazılarımız ise duygularımızla hareket etmeyi severiz

 Asıl vermeniz gereken savaş doğru yolu seçebilecek kadar kendinizi tanımış olmanızdır,genel olarak birşeyleri dinleyerek başlıyorsunuz o halde sizi etkileyen bas gitarcıları çok fazla dinlemelisiniz.Kendinizi günlük yaşamda yapmanız gereken işler için motive ediyorsunuz biraz zamanda enstrümanınızı öğrenmek için geçirmeniz gerekir

Enstrümanınızın üzerindeki bütün notaları öğrenerek işe başlayın mesele dört telli bir fender bas çaldığınızı varsayalım , E den çalmaya başlayın ve  aynı tel üzerindeki oktavı olan E ye kadar çalın sonra A ya geçin ve buradaki E leri bulun sonra D teline geçin ve bu tel üzerindeki bütün D leri bulun daha sonra G teline geçin ve buradaki E leri bulun son olarak F ye geçin ve buradaki bütün F leri bulun bunu çalışmaya bütün pozisyonlardaki 12 notayı bulana kadar devam edin daha sonra interval (aralıkları) , Scales ve Arpeggios çalışmalarını ritminize bağlı kalarak yapabilirsiniz.Hindistanlıların çok güzel ritim egzersizleri var

 2006 yazında bas gitar ve detaylarına ilişkin online olarak ders vermeye başlayacağım bu arada size önerebileceğim güzel bir kitap var www.jonathandimond.com web sayfasına ulaşarak bass riyaz’ı bulabilirsiniz

Müzik hayatınıza başlarken yada başlamadan önce sizi etkileyen müzisyenler kimler olmuştur?

1978’den başlaıyarak Kronolojik.olarak etkilendiğin bassistlerin listesi

Herşey Atlantalı bas gitarist Wizzard ile başladı 70’lerin sonlarında Almanyada Mother’s Finest isimli grupla beraber performans gösteriyordu beni epey etkilemişti daha sonra Johnson kardeşlerden  Louis Johnson gelir,Larry Graham Graham Central Station ile,Barry Johnson,Stanley Clarke ve Jaco Pastorius ayrıca Will Lee’nin büyük bir hayranıyım Paristen Michel Alibo ve Madrid’ten Carlos Banavent Favorilerim ise Marc Johnson ve Dave Holland.Yeni etkileşimlere açık olmak için bas gitarla alakalı her olayın farkında olmak istiyorum virtüözlerdende bahsedebiliriz

Victor Wooten,John Patitucci,Matteo Garrison ve Dominique Di Piazza müzikle konuşuyorlar, rock müzikten Funk müzige funk müzikten jazz müzüge jazz müzikten dünya müziğine dünya müziginden Electronica ya geçiş yaptım ve Şu an Funk a geri döndüm.

Etkilendiğim ve kendileriyle çalışmaktan onur duyduğum müzisyenler Aydın Esen ,John Mclaughlin,Zarkir Hussain,Trilok Gurtu ve Wayne Shorter.Modern bir yapıda ise Timuçin Şahinin’in müziğinden etkilendim.

Türkiye ve Türk müzisyen Timuçin Şahin hakkında neler düşünüyorsunuz?

Türkiyeye birçok kez geldim,ilk önce John Mc Laughlin ile birlite daha sonra ise 80lerin sonlarına doğru Trilok Gurtu ile daha sonra ise 90ların başlarında Aydın Esen ve Bob Moses ile daha sonra tekrar George Brook’un Summit'i ile ve Zakir Hussain'le

Ve şimdi ise Owen Hart ve Timuçin Şahin ile tekrar geliyorum.Türkiyeye her geldiğimde konukseverliğinizi inanılmaz buldum Türk kültürünü seviyorum çok büyük bir potansiyeliniz var,insanlarınız çok bilgili ve kıpır kıpır Timuçin benim için yeni bir keşif onunla birkaç yıl önce New York’da tanıştım güzel ve etkileyici müzik yapıyor.İstanbul çok güzel gelebilmek için bahaneler arıyorum..

Bize biraz projelerinizden bahsedermisiniz ayrıca gelecekte neler yapmayı planlıyorsunuz?

İlk olarak yapacaklarımı yayınlamak konusunda daha organize olmalıyım websitemde bunun bir parçası . Bas içerikli ilk DVD’dim bu yılın sonuna doğru hazır olmuş olacak bütün derslerimizi kaydettik belli düzenlemeler için bekliyoruz

Timuçin New York’da daha çok vakit geçirecek  buda birlikte geçireceğimiz zamanı arttıracaktır

Benim fusion bandım Garaj Mahal 5 yıldır turlarına devam etmekte 2006 dada bu turlara devam edecekler(gurup hakkında dah fazal bilgiyi www.garajmahal.net  adresinde bulabilirsiniz)

 Bu yıl Hariprasaf Chaurasia ya katılacağım..

Benim yazmış olduğum sarkıları çalmak amaçlı Kaizone adında yeni funk tabanlı bir grup kurduk genelde sarkıların sözleri sosyo politik kelimeler içeriyor.Kalbinde sosyal eylemcilik olan birisiyim bu alanda şiirler yazıyorum ve müziğimle bazı şeyleri değiştirebileceğime inanıyorum

Biraz bas gitarlarınız hakkında konuşabilirmiyiz kaç adet bas gitarınız var ve kurmuş olduğunuz setup'ınızda sevdikleriniz nelerdir?

Elimdeki en değerli enstruman, Frankfurt’taki Peter Coura tarafından yapılmış 5 telli Coura perdesiz bas gitar. Çok iyi bir bas anfi şirketi olan “Glockenklang” ın kurucuları tarafından bana hediye edilmişti. Bu gitardan sonra, Magnus Krempel tarafından üretilmiş ve Bert Gerecht tarafından distribütörlüğü yapılmış, “The Hotwire Big Apple” 5 telli bas geliyor. Sesi Fender Jazz Basla aynı. Ekstra bir kalın B teli var, sonraki, Almanya’daki Clover Gitar tarafından üretilmiş 5 telli “Slapper 5”. Bu benim normal 5 telliye göre bir oktav yukarıdan akord edilmiş pikolo basım. Son olarak da Alman Siggi Jeager tarafından yapılmış Human Base 6 telli akustik basım var.

Sahip olduğum tüm baslar Almanyadan.

Her birini farklı yerlerde kullanılmak üzere ayarladım. Örneğin perdeli olanlar çoğunlukla slap stili için, perdesizler ise melodik parçalar için. Çoğunlukla DR tellerini kullanırım. Efekt kullanmam. (wah wah yada bir ……..”octaver” dışında)

“Eden Bas Amfileri”yle yeni bir anlaşma içerisindeyim. Şu anda 800 watt başlıklı, 6x10 bir kabinet kullanıyorum…

Bas gitarın sizin için anlamı nedir, bir basgitaristin grup içerisinde daha verimli çalabilmesi için neler yapması gereklidir?

Bas benim için 2 kısımdan oluşur : şarkıdaki düzenin kurulması ve ritmin temeli. Basın ses dalgaları en büyük ve müziğe en hakim olanlardır. Bu sayede müziğin temelini oluşturur, şarkıya ahenk kazandırır. Bas notaları, bas ile çaldıklarımız şarkıyı bu şekilde yönetir. Basçının görevi de bundan  haberdar olmak ve buna göre davranmaktır.  İçinde bulunduğunuz duruma göre davranmayı bilmeniz gerekir. Kendime ilk olarak,  hedefi müziğin doğasını derinden anlamak olan bir müzisyen; 2. olarak ise bir basçı olarak bakıyorum. Bir basçı olarak yapmam gerekenler o anki durum neyi gerektiriyorsa, onlardır. Timucin’le, Garaj Mahal deki çalışımdan daha farklı çalıyorum. Bir solo çalmam gerektiğinde ise gene farklı bir durum ortaya çıkıyor. Eğer iyi bir basçı olabilmenin gizli, özel bir yanı varsa; bu iyi bir insan olmanın gizli yanlarından farksızdır. Çevrenizdeki insanlara karşı nazik olun, saygılı davranın, karşılaşacağınız durumlara karşı hazırlıklı olun,  ileri görüşlü olun ve en önemlisi yaptığınız hataları unutmayın…

Hata yapmaktan korkmayın, gerektiğinde riske girin. Düşerseniz, kendinize gülmeyi bilin. Ayağa kalkın ve devam edin..

Son olarak sitemizde bulunan basgitarist dostlarına neler söylemek istersiniz?

Hepinizin içindeki müzik ateşinin, tutkusunun, günden güne çevrenizdekileri de motive ederek, karışınıza çıkan sorunları aşmanızı sağlayacak güç vererek büyümesini diliyiorum.

Savaş cevap değildir, olamaz! Sanat olur. Ve müzik en iyisidir.

Benimle röportaj yapmak için zaman ayırmanıza  teşekkür ederim. Yeni yılda tüm basgitarist.com üyelerine mutluluklar dilerim.



Sanatçının kendi sitesindeki videoları izleyebilirsiniz :http://www.kaizone.com/movies.html